Arabic

وَحَدَّثَنَاهُ يَحْيَى بْنُ يَحْيَى، أَخْبَرَنَا وَكِيعٌ، عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِي خَالِدٍ، بِهَذَا الإِسْنَادِ وَقَالَ حَتَّى إِنْ كَانَ أَحَدُنَا لَيَضَعُ كَمَا تَضَعُ الْعَنْزُ مَا يَخْلِطُهُ بِشَىْءٍ ‏.‏
وحدثناه يحيى بن يحيى، اخبرنا وكيع، عن اسماعيل بن ابي خالد، بهذا الاسناد وقال حتى ان كان احدنا ليضع كما تضع العنز ما يخلطه بشىء

Bengali

ইয়াহইয়া ইবনু ইয়াহইয়া (রহঃ) ..... ইসমাঈল ইবনু আবু খালিদ (রহঃ) হতে এ সূত্রে অবিকল বর্ণনা করেছেন। তবে এতে রয়েছে যে, ফলে আমাদের এক একজন বকরীর মতো মল নির্গত করত। যার একাংশ অন্য অন্য অংশের সাথে মিশতো না। (ইসলামিক ফাউন্ডেশন ৭১৬৫, ইসলামিক সেন্টার)

English

This hadith has been narrated on the authority of Isma'il b. Khalid with the same chain of transmitters and the words are:" One amongst us would relieve himself as the goats do without anything mixing with its excrement

French

Indonesian

Russian

Tamil

Turkish

Bize bu hadîsi Yahya b. Yahya da rivayet etti. (Dediki): Bize Veki', ismail b. Ebî Hâlid'den naklen bu isnadla haber verdi. Ve : «Hatta her birimiz keçi gibi defi hacet eder, ena hiç bir şey karışmazdı.» dedi. izah: Bu hadisi Buhâri «Kitâbu'r-Rikâk»'ta tahric etmiştir. Hz. Sa'd, Allah yolunda ilk ok atan müslümandır. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hicretin ilk yılında ilk seriyyesini Ubeyde b. Haris kumandansmda müşriklerin kervanına karşı göndermiş, iki taraf Râbığ'da karşılaşarak birbirlerine ok atmışlar, kılıç harbi yapmamışlardı. Bu harbde müslümanlar tarafından ilk oku Hz. Sa'd atmıştı. Huble ve Semûr çölde yetişen birer nevî ağaçtır. Benî Esed kabilesi Nebi (Sallalahu Aleyhi ve Sellem)'in vefatından sonra dinden dönerek Nebilik iddia eden Tuleyha b. Huveylid'e tâbi olmuşlardı. Sonra Hz. Ebû Bekr zamanında Hâlid b. Velid (Radiyallahu anh) onlarla harbederek kılıçtan geçirdi. Kalanları tekrar islâm'a avdet ettiler. Ve ekserisi Kufe'ye yerleştiler. Hz. Sa'd, Küfe valisi olunca, onu halife Ömer (Radiyallahu anh)'a şikâyet ettiler. Namazı iyi kıldıramıyor, dediler. Tâzir'den murad; ahkam ve farzlar hususunda tevkiftir. Taberi bunun takvim ve tâlim mânâsına geldiğini söylemiştir. Bu takdirde Hz. Sa'd: «Sonra Benî Esed kabilesi bana islâm'ı öğretmeye kalkıştı.» demek istemiştir. islâmda ta'zir: Te'dib ederek takvin yâni terbiye suretiyle doğrultmak mânâsına gelir ki, azarlamaktan başlıyarak icâbına göre dövmek, hapsetmek, sürgüne göndermek ve idam etmek suretleriyle icra olunur. Hadîs-i şerif ashab-ı kiramın Allah'a tâat yolunda gösterdikleri zühd, kanaat ve sabra delildir

Urdu

وکیع نے اسماعیل بن ابی خالد سے اسی سند کے ساتھ روایت کی اور کہا : یہاں تک کہ ہم سے ایک بکرے کی ( مینگنیوں کی ) طرح کا پاخانہ کرتا تھا جس میں اور کچھ ( کسی اور کھانے کا کو ئی حصہ جو اسے پاخانہ کی شکل سے ) ملا ہوا نہیں ہو تا تھا ۔