Arabic
حَدَّثَنِي سَلَمَةُ بْنُ شَبِيبٍ، حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ أَعْيَنَ، حَدَّثَنَا فُلَيْحٌ، حَدَّثَنِي نُعَيْمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، عَنْ سَالِمٍ، مَوْلَى شَدَّادِ بْنِ الْهَادِ قَالَ كُنْتُ أَنَا مَعَ، عَائِشَةَ - رضى الله عنها - فَذَكَرَ عَنْهَا عَنِ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم بِمِثْلِهِ .
حدثني سلمة بن شبيب، حدثنا الحسن بن اعين، حدثنا فليح، حدثني نعيم بن عبد الله، عن سالم، مولى شداد بن الهاد قال كنت انا مع، عايشة - رضى الله عنها - فذكر عنها عن النبي صلى الله عليه وسلم بمثله
Bengali
সালামাহ ইবনু শাবীব (রহঃ) ..... শাদ্দাদ ইবনু হাদ (রহঃ) এর আযাদকৃত গোলাম সালিম থেকে বর্ণিত। তিনি বলেছেনঃ একদা আমি আয়িশাহ্ (রাযিঃ) এর সাথে ছিলাম। অতঃপর তিনি 'আয়িশাহ (রাযিঃ) এর উদ্ধৃতি দিয়ে নবী সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম থেকে অনুরূপ হাদীস বর্ণনা করেন। (ইসলামিক ফাউন্ডেশনঃ ৪৬০, ইসলামিক সেন্টারঃ)
English
Salim, the freed slave of Shaddad b. al-Had said:I was in the presence of 'A'isha, and then narrated on her authority a hadith like this from the Prophet (way peace be upon him)
French
Indonesian
Russian
(…) Сообщается, что Салим, вольноотпущенник Шаддада ибн аль-Хади сказал: «Я был вместе с ‘Аишей, да будет доволен ею Аллах…», далее он упомянул, что она передала от Пророка ﷺ хадис, подобный предыдущему
Tamil
Turkish
Bana Selemetü'bnü Şebîb rivayet etti. (Dediki): Bize Hasan b. A'yen rivayet etti. (Dediki): Bize Fuleyh rivayet etti. (Dediki): Bana Nuaym b. AbdiIIah Şeddad b. Had'ın azadlısı Salim'den naklen rivayet etti. Salim: ‘Ben Aişe (r.anha) ile birlikteydim’ diyerek Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'den naklen ondan bu hadisin mislini dinlediğini söylemiş. Yalnız Müslim rivayet etmiştir; Tuhfetu'l-fşraf, 10092 NEVEVİ ŞERHİ 242.sayfada DAVUDOĞLU AÇIKLAMA: Bu hadisi Buharî «Kitabu'I İlim» ve «Kitabu't-Tahare» de, Nesai «Kitabu'I-İlîm» de bazı lafız farkları ile muhtelif ravilerden tahriç etmişlerdir. Veyl: haksız yere dara düşen bir kimseye acıyarak söylenilen bir sözdür. Ebu Said-i Hudri (R.A.)'dan bunun cehennemde bir vadi olduğu rivayet edilir. Bazıları: «Veyl cehennemliklerin tenlerinden akan irindir.» demişlerdir. Bu kelime azab ve helak manasına kullanılan mastarlardandır. Fiil olarak kullanılmaz. A'kaab; akib'in cem'idir. Ökçeler demektir. Buhari'nin rivayetinde Resulellah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Sesinin çıkabildiği kadar iki veya üç defa: «Vay ateşten ökçelerin haline...» diye nida buyurdu» denilmiştir. Anlaşılıyorki; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) eshabının ökçelerinde yıkanmadık kuru yerler kaldığını müşahede etmiş. Allah'ın bu yüzden azap edeceğini kendilerine hatırlatarak abdesti hiç kuru yer bırakmamak şartiyle tertemiz almalarını emir buyurmuştur. ........ şeklinde de rivayet olunmuştur. Bu takdirde ma'na: «Ben Aişe'ye biat ediyorum» demek olur
Urdu
نعیم بن عبد اللہ نے شداد بن بن ہاد کے آزاد کردہ غلام سالم سے روایت کی ، انہوں نے کہا : میں حضرت عائشہؓ کے پاس تھا....پھر اس نے حضرت عائشہ ؓ سے نبی ﷺ سے اسی طرح روایت بیان کی ۔